Sun Tzu'nun Strateji Sanatı

Giriş

“Sun Tzu”nun “Strateji Sanatı” adlı eseri yazmasından günümüze kadar 23 asır geçmiştir. 5600 kelimelik bir Çin klasiği olan yapıtta, Sun Tzu düşmanı yenip zafere ulaşmanın kurallarını ortaya koymaktadır. Gerçek bir zafere, taktiksel bir yerleşmeyi öngören strateji ile ulaşılacağı, yok edici bir çatışmanın önlenmesi ve zaferin sanıldığından çok kolay oluşu kitabın temel görüşüdür.

Sun Tzu’ya göre “Yüz savaşa girip yüz zafer kazanmış olan kişiler, üstün yeteneği olan kişiler değillerdir. Üstün yeteneği olan kişiler, savaşa girmeden, strateji kullanarak düşmanlarını önlerinde dizleri üzerinde çökertmesini bilenlerdir.”

Kitabın tahmini Milattan Önce 480-221 yılları arasında, Çin’de Savaşan Devletler döneminde veya önceden kaleme alındığı tahmin edilmektedir.

Bu dönemde Gautana ve Buda, Hindistan’da dini eğitimlerine devam etmekte, İran’da Zaroaster düşünesinin temellerinin filizlendiği, Torah’ın (Tevrat) Yahudilerin yöresel bir kaynağı olduğu, Sokrat’ın, Platon’un ve Aristo’nun Eski Yunanistan’da Batı Felsefesinin temellerini kurduğu, Lao Tzu ve Konfiçyüz’ün kendi felsefelerini yaymakla meşgul olduğu bir dönemdir. Yine bu dönemde, Büyük İskender’in, Hindistan, Yunanistan ve İran’ı fethetmek için ordusunu toplamaya başladığı bir dönemdir. Kısaca bu dönem, insanlık tarihinin, yeni düşüneler ve ateşli saldırganlık duyguları ile dopdolu olduğu bir dönemdir.

Sun Tzu’nun yaşadığı dönemin Çin tarihinde “Savaşan Devletler” dönemi olarak adlandırılması yerindedir. Bu dönemde Çin devletleri çok dağınık bir biçimde örgütlenmiş olmaları ve yönetimi elinde bulunduran “Chou Hanedanlığı” arasında 300’den fazla savaşın yapıldığı tahmin edilmektedir. Dönemin 20. yüzyıl ile bir karşılaştırması yapılırsa, savaşan devletlerin sürekli olarak 150 yıl İkinci Dünya Savaşı benzeri bir durumda olduklarını görebiliriz. Şüphesiz silahlar bugünkü silahlardan çok farklı, fakat ordular bugünkü kadar bakımlı, yıkım ve insan acısı çok derindir.

Milattan önce 300 yıllarında Çin günümüz dünyasının ilginç bir minyatürünü teşkil etmektedir. Çinliler için, savaş halindeki devletler bir dünya durumunda, Çin de bütün bir dünyayı oluşturmaktadır. Her bir küçük devlet hakimiyeti için olmasa bile, hayatta kalabilmek, yaşamını devam ettirebilmek için savaşıyordu. Savaşın yıkıntıları arasında, 20. yüzyıl zekasının ancak ulaşabileceği basit bilinci, Sun Tzu o dönemde ulaşmış ve bu bilinci görebilmiştir. Yalnız bireyler olarak değil, bütün insanlar yaşama ve yok oluş ile karşı karşıyadır. Bu felsefeyi kullanan Sun Tzu, “Strateji Sanatı” adlı yapıtında, Dünyayı bir bütün olarak korunması gerekli karşılıklı dayanışmaların bulunduğu bir sistem olarak değerlendirir, savaşın ya da çatışmanın önlenmesi için de belirli stratejiler önerir. Sistem içindeki hiçbir parça, şayet sistem içindeki diğer parça ya da parçaları tahrip etmedikçe zafer tadılmayacaktır, bunun için de herkesi tahrip edecektir. Özünde, Sun Tzu, insan bedenindeki bağışıklık mekanizması gibi çalışan, çatışmaları önleyici bir sosyal strateji getirmektedir. Kitap, isyanın bastırılması, kötü niyetlilerin ve düşman ajanlarının ortadan kaldırılabilmesinin yollarını açıklamak amacı ile kaleme alınmıştır.

Strateji sanatında önerilen taktikler, psikolojik engellemeler, çevre kısıtlamaları, bireysel muhalefet, örgütel bir mücadeleyi ortadan kaldırmak için kullanılabilir. Strateji zafere ulaşıncaya kadar devam eden bir yolu izler. Analiz ve tahminlerden, planlama ve yerleşme (mevzilenme) ve çatışmaya kadar, Sun Tzu, kamuflaj, ilüzyon yaratma, bilgi toplama gibi teknikleri açıklar.

Geleceğini yıkılmaz kaleler arkasında inşa etmek, kişisel problemlerden bir defada ve tamamen kurtulmak isteyenler Sun Tzu’nun bu kitabında “Strateji Sanatı”nda aradıkları cevapları bulacaklardır.

Comments

Popular Posts